Beyçeri Yerli Arısütü 10gr
Arı Sütü
Arı Sütü İçeriği
Arı sütü taze iken süt beyazı renginde ve hafif krema kıvamında olup, oda sıcaklığında bu renk hafif sarıya dönmektedir. Dışarıda saf halde iken 2-3 saat içinde kimyasal yapısında değişmeler başlamaktadır. Arı sütünün başlıca bileşenleri; su, proteinler, şekerler, lipidler ve mineral tuzlarıdır. Taze arı sütünün 2/3’ü sudur. Kuru ağırlığın en büyük kısımları proteinler ve şekerlerdir. Şekerler balda olduğu gibi benzer ve sabit oranlarda çoğunlukla fruktoz ve glukozdan meydana gelmektedir. Fruktoz içeriği daha fazladır. Fruktoz ve glukoz birlikte toplam şekerlerin %90’ını oluşturur. Sukroz içeriği, arı sütü örneklerine göre önemli derecede değişkenlik gösterir. Daha az oranda bulunan diğer şekerler ise maltoz, trehaloz, melibioz, riboz ve erlozdur. Arı sütü, vitaminlerce ve özellikle B grubu vitaminlerce zengin olup; A, D, C, E vitaminlerini de içermektedir. İnci (1999) ve Tutkun (2006)’a göre 1 gr arı sütünde bulunan vitamin miktarları aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Vitaminler Miktar (mikrogram)
Vit. B1 (Thiamine) 1.3-2
Vit. B2 (Riboflavine) 7.5-10
Vit. B3 (Pyridoxine) 2-8
Vit. H (Biotine) 2-3
Vit. C (Askorbik acid) 3-5
İnositol 100-125
Pantothenic acid 195-250
Nicotinic acid 395-750
Folik acid 0.3-0.35
Arı sütü biyolojik aktif maddeler, önemli bazı mineral maddeler ve bir miktar da tespit edilemeyen maddeleri de içerir. Ayrıca 10 temel amino asitten (esansiyel) sekizini de (metionin, lösin, lisin, valin, fenil-alanin, treonin, triptofan, izolösin) doğal hormon ve enzimleriyle içermektedir. Lipit içeriği arı sütünün çok ilginç bir özelliğidir. Her biri 14-20 karbon atomu olan temel olarak trigliserid yağ asitlerini içeren çoğu hayvan ve bitki materyallerinin yağ asitlerinin aksine, arı sütü yağ asitleri genellikle ya hidroksi yağ asitleri veya dikarboksilik asitler olan kısa zincirli 8-10 karbon serbest yağ asitleridir. Arı sütünde en büyük yağ asidi 10 hidroksi-2- dekonoik asittir (10-HDA) ve saf arı sütünde bu yağ asidinin miktarı, arı sütünün orijinine ve arının karakterine bağlı olarak değişir. Pek çok bakteri ve fungusa karşı antibiyotik etkisi gösteren bir maddedir. Bu madde sayesinde arı sütü mikrobial özellik de taşımaktadır ve arı sütünün kalite ve kontrolünde belirleyici faktör olarak önem kazanmaktadır. En fazla bulunan mineral K olup, Ca, Na, Zn, Fe, Cu ve Mn minarelerini de içermektedir.
Arı Sütünün Muhafazası Ve Kullanımı
Arı sütü, taze olarak buzdolabında +5 C’de iki ay için saklanabilirken; iki aydan sonra yavaş yavaş özelliğini kaybetmektedir. Donmuş ve kurutulmuş arı sütü ise, -18 C’de 24 ay süreyle bozulmadan saklanabildiği halde, oda sıcaklığında 6 saat tutulduktan sonra bozulmaya başlamaktadır. Arı sütü havadan, ısıdan, ışıktan, rutubetten ve diğer birçok dış etkiden kolayca etkilenip bozulabilmektedir. Arı sütünün soğuk zincirde pazarlanması zorluğundan dolayı, arı sütü bala karıştırılabilir. Saf arı sütünün muhafazası hassas, taşınması özel şartlar gerektirdiğinden, dayanıklılığını daha fazla artırabilmek için, 4-5 kat balla veya % 1-3’ü arı sütü olacak şekilde balla karıştırılarak alınması en yaygın kullanım şeklidir. Karışım olarak oda sıcaklığında ışık almadan bekletilebilirken, saf halinde yine ışık almadan buzdolabında muhafaza edilmelidir. Arı sütü kapları buzdolabından çıkarılarak taşınması halinde, arı sütü kapları özel buz kapları içinde nakledilmeli, soğuk zincir kopmamalıdır.
Arı Sütünün Tüketilmesi Klinik etkileri konusunda insan sağlığına katkısı bilimsel olarak tam kanıtlanmamış olsa bile arı sütünün tüketimine ilgi her geçen gün artmıştır. Birçok faydalı etkileri bilinen arı sütü, sağlık ve zindelik veren bir gıda maddesi olarak tüketilebilir. İnsan gıdası olarak tüketilecek arı sütü saf halde taze olarak, bal ile çeşitli oranlarda karıştırılarak veya liyofilize edildikten sonra kapsül, draje veya hap şekline getirilerek kullanılmaktadır. Arı sütü, bala karıştırılarak tüketilebildiği gibi; tahta bir kaşıkçık yardımıyla saf olarak sabahları aç karnına, kahvaltıdan en az yarım saat önce ve dilaltından emilimi yoluyla tüketilmesi de mümkündür. Genel sağlık ve vücut direncinin korunması için yetişkinlere günlük ortalama doz, 500 mg önerilmektedir. Hastalık ve rahatsızlık hallerinde günlük doz 1 g’a çıkarılabilir. Çocuklarda ise yaşa ve doktor tavsiyesine göre, yetişkin dozun yarısı ile dörtte biri arasındaki doz kullanılabilir.
NOT:ARI SÜTÜYLE İLGİLİ BİLGİLER ÇEŞİTLİ KAYNAKLARDAN DERLENMİŞTİR. KULLANIMI VE MUHAFAZASI TAVSİYE NİTELİĞİNDEDİR. BEKLENMEYEN YAN ETKİLERİ VEYA ALERJİK DURUMLARDA DOKTORUNUZA DANIŞINIZ.